CHP Afyonkarahisar Milletvekili Köksal, telefonda kendisine “Seni Afyon’dan kazıyacağım” dediğini iddia ettiği CHP Milletvekili Hasan Baltacı’ya bağırdıktan sonra bayıldı. Tartışma esnasında "Hırsızlar dışarı” sloganlarının atıldığı salonda kongreye ara verildi.
***
Çok değil 2 ay önce haber bültenlerinde bu feryadı dinlemiştik.
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, nereden peydah olduğu bilinmez bir cesaretle partisinin grup başkanvekili Burcu Köksal'ı aramış ve "Seni Afyon'dan kazıyacağım" diyerek tehdit etmiş. O da kongre günü salonda gördüğü Baltacı'nın üzerine yürüyerek "Hodri meydan" demişti.
Yani bir milletvekili, diğer milletvekiline seni evinden atacağım demişti.
Açık açık tehdit edildiğini iddia eden partinin grup başkanvekili, tehdit ettiği iddia edilen ise partinin milletvekiliydi.
Keser döndü gün döndü, şimdi de hesap döndü.
Demokrasi içinde tehdit olmaz!
Tehdit edercesine konuşulmaz!
Yargı önünde hesap verecekler falan, filan da demişti o günlerde Hasan Baltacı!
Partisinin üstelik kadın milletvekilini tehdit ettiği iddiası gün gibi ortada duran ve bu konuda şu ana kadar kamuoyuna yansımış hukuki bir tavır da koymayan Baltacı, geçtiğimiz gün çıktı meclis kürsüsüne, MHP Genel Başkan yardımcısı İzzet Ulvi Yönter'e gazeteci Alican Uludağ'ı tehdit ettiği iddiasını yöneltti.
Kadını görünce tehdit eden Hasan Baltacı, algı operasyonu yapmakla itham edilen Alican Uludağ'ı savunarak basından kendine bir destek bulmaya çalışmış anlaşılan...
HEDEP'in Hrant Dink cinayetinin araştırılması önerisi TBMM Genel Kurulu'nda AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
— ANKA Haber Ajansı (@ankahabera) November 16, 2023
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı: "Daha yeni MHP'li İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Alican Uludağ'ı 'nefesimiz ensede' diyerek tehdit ettiği bir… pic.twitter.com/aRJ5XK9p0I
Ne dedi? Okuyalım.
“Cinayeti biz gördük, hepimiz gördük. Sadece katili değil, arkasındakileri de gördük. Hrant Dink cinayeti, siyasi bir cinayettir; organizedir. Gün geldi Ergenekon’a ihale edildi; gün geldi cemaate ihale edildi. Hrant Dink cinayeti aslında yeni bir rejimin inşası için tasarlanmıştı. Bugün de AYM’nin kapatılması girişimi ile Hrant Dink cinayetinin tetikçisinin bugün serbest bırakılması da rejimin yeniden inşa sürecinin adımlarıdır. Bugün de birçok gazeteci aynı tehditler altında yaşıyor. Daha yeni MHP’li İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Alican Uludağ’ı ‘nefesimiz ensede’ diyerek tehdit ettiği bir ülkede, ensesinden vurulan bir gazetecinin katilinin serbest bırakılması aslında şaşırtıcı bir durum değildir”
Şimdi sormak lazım.
Hasan Baltacı isimli milletvekili aynaya bakmış mıdır?
Partisinin içindeki bir tartışmada, karşısındaki kadın milletvekilini yaşadığı kentten kazımakla tehdit etmek mi ağır fiildir. Yoksa kendisi hakkında algı oluşturmaya çabalayan bir gazeteciye "Nefesimiz ensende" demek mi?
Bir tarafın demokrat diğer tarafın baskıcı olarak adlandırılmaya çalışıldığı günümüz ortamında Hasan Baltacı'nın demokrat kisvesinde baskıcının, zorbanın ta kendisi olduğu aşikardır.
Gücü yetmeyince bir kadını siyaset dışı bırakmaya and içen, onu kendi evinde siyaset yapamaz hale getirmeyi amaç edinen bu gibi kişiler değil ülkeye, papucuma bile demokrat olamazlar.
Ayinesi iştir kişinin, laf-a bakılmaz sözünün açık bir tezahürü olan Hasan Baltacı'yı bütün CHP tanıyor. Artık bu iki yüzlü tavrı Türkiye'de tanımalıdır.
Bu sözün anlamı şu şekildedir: Bir kişinin karakteri hakkında malumat sahibi olmak isteyenler, o kişinin sözlerinden ziyade gerçekleştirdiği eylemlere bakmalıdır.
Neyin doğru neyin yanlış olduğunu, doğru gösterilen yanlışları anlatmaya kalemimiz yettiğince devam edeceğiz.
Rastgele...